Ece yani Bir Kitap Delisi beni mimledi. Bu aralar hiç kitap okumak istemediğim ve yorum yazmak istemediğimden mim veya etkinlik tarzı yazılara hemen atlıyorum. Bu mim önceki mime göre çok kolay diğer mim neydi öyle ya :) Benim aklım o mimde kalmış :) Ee sorulara geçelim artık ^_^
1.Kendinde en yetersiz bulduÄŸun durum?
Kendimde sevmediğim bir sürü özellik var. Hangi birini söylesem diye düşünüyorum :) Öncelikle sinirlendiğim zaman sürekli pişman olacağım şeyler yapıyorum ve kendi kendime bir daha yapmayacağımı söyledikçe sanki kendi inadıma tekrar tekrar yapıyorum. Sanırım kendimde en yetersiz ve en nefret ettiğim davranışım bu.
2.Hayatında düzenlemen gereken şeyler?
3.Kendine yeni donanımlar katacak mısın? Ne ki onlar?
Yeni bir dil öğrenmek istiyorum. Flüt çalabilmek istiyorum. Evet,doğru duydunuz flüt çalamıyorum hatta delikleri bile doğru düzgün kapatamıyorum. :) Yüzmeyi daha iyi öğrenmek istiyorum ama bu Akşehir gibi bir yerde zor oluyor. Şimdilik önceliklerim bunlar :)
4.Yapmak istediğin etkinlik var mı? Rotan ne?
Rotam , deniz olan herhangi bir yer :) Etkinlik ise... Acaba ders çalışmaya çalışmak etkinlik sayılıyor mu?
5.Çocuğuna mirasın ne olacak? 5 seneye kadar yapabileceğin şeyleri söyle bakalım..
Şimdi , benim yaşım 14 , 5 yıl sonra 19 olacak ama o zaman çocuğum olmaz ki :D Mirasa gelirsek , sanırım şu an verebileceğim tek şeyim kitaplar olurdu. Kitap paylaşmayı sevmesem de çocuğumdan esirgemem sanırım. Aslında esirgesem mi ?
Ve bir mimin daha sonuna geldik. Bu arada herkesin bayramını kutluyorum :)
Zamska, seni mimledim :) Kolay gelsin :)
1.Geçmişin olmasaydı bugün ortaya koymakta olduğun şey ne olurdu?
Geçmişime baktığımda hayatımı dönüm noktası dediğim bir olay yok ama ben yaşadığımın her anın bana bir şeyler kattığını ve her an yeni bir kişiliğe doğru gittiğimi düşünüyorum.
2.Annen, baban senin için ne ifade ediyor?
Biraz geçinilmesi zor bir insanım ve en ufak şeyler bile beni kavgaya götürebilir ama annem ve babam beni artık çözmüşler ve o anlarda veya genel olarak beni anlayan tek insanlar. İkisinin de yokluğunu yaşamadım ama çevremdeki arkadaşlarım ve akrabalarımdan anne , baba yokluğu çekenleri gördükçe , konuştukça hayatımı hayat yapan ve çoğu zaman yaşama umudum olan iki insan olduğunu düşünüyorum. (Annem ve babam bunu görseler duygulanırlar :) )
3.İmkansız olduğunu düşündüğün her şeyin kapılarını açmak için ne kadar gönüllü olurdun?
Bu mime zor demiştim de mi ? İşte tıkanıp kaldığım ve ne cevap vereceğimi bilmediğim bir soruyla karşı karşıyayım.Çok klişe bir ifade kullanarak , imkansız diye bir şey yoktur diyerek bu sorudan kaçmak istiyorum. :) Bu zamana kadar insanlar imkansız denilen neler neler yapmış neler... Bu yüzyılda bize imkansız gelen belki yıllar sonra olağan bir şey olacak o yüzden imkansızlık yoktur sadece doğru zaman vardır. (Evet. Mavi'den yardım aldım :) )
4.Şu an sen kimsin ve ne kadar büyük parlak ve faydalı bir macera ortaya koyacaksın?
Ben şu an insanlığa bir gram faydası olmayan bir öğrenciyim. Test kitapları,sınav stresi , aile baskısı gibi türlü işkencelere maruz kalan zavallı bir insanım. Yani benden bir 10 yıl boyunca pek bir şey beklemeyin. :) Faydalı macera mı? Faydalı ? Ben ? Şu an için sadece zararım var diye düşünüyorum. Macera ? Hayatımda tek aksiyon okuma kitabımı yere düşerken ya da üstüne su dökülürken kurtarmak yani benden macera da beklemeyin ama macerayı gerçekten çok istiyorum hatta hayalimde bindiğim uçağı kaçırmaları ve beni rehin almaları var :)
5.Kalbin daha önce kırılmamış olsaydı ne kadar neşeli, inanılmaz, olağanüstü, değerli ve tümüyle doyurucu bir ilişki içinde olurdun?
Bence kalbimiz kırılmalı , ağlamalı , üzülmeliyiz yoksa gülmemin , mutluluğunu ne kadar değerli ve paha biçilemez duygular olduğunu bilemezdik. Varsın kırılsın diyorum ben , elbet onu bir gülümsemesiyle onaracak insanlar karşımıza çıkacak.
En zorlandığım ama aynı zamanda en çok düşündüğüm ve en çok kendim gibi olduğumu düşündüğüm bir mimdi.
Müge'ye tekrar teşekkürler <3
Ben de Kristal Kitap'ı mimliyorum :)
Sayfa Sayısı: 640
Golem kelimesini ilk defa duydum ve içinde cin geçen ilk kitabımı okudum. Golem,kilden yapılmış ve insani özellikler aktarılabilen şeye deniyormuş ve kitabımınız ilk karakteri olan Otto yalnızlık çektiği için kendisine golem yapılmasını istiyor. Golem aynı anda hem tehlikeli hem de güvenebileceğiniz şekilde yaratıklar ve bir kez öldürmenin tadına baktıkları zaman her şeyi öldürmek isterler , sahipleri için yapamayacakları hiçbir şey yoktur , golemler yaşam amaçlarını sahiplerinin istek ve emirlerinden alırlar. Otto , yalnızlığın çaresini golem sayesinde çözeceğinizi düşünüyor ve Yehudah Schaalman adında bir büyücüye gidiyor. Goleme Otto'nun istediği fiziksel ve kişilik özelliklerini ekleyen ve golemi son yılların en iyi golemi yapar. Kilden yapılmasına rağmen normal insanlar gibi derisi, kemiği vb. vardır ve normal şartlarda bir insanınn golemin golem olmasını anlamasını çok zordur ama tabii ki bu büyülü masalda hiçbir insan normal değildir. Büyücü Yehudah , golemi sahibi Otto'ya verir. Otto golem ile birlikte Amerika'ya doğru seyahat edecektir ve golemi canlandırmasına yarayacak sözcükleri Amerika'ya varınca söylemeyi düşünüyordur. Amerika'ya yapacakları gemiyle seyahatte Otto hastalanır ve ansızın gelen bir fikirle golemi canlandır. Golem , uyandığından tek bildikleri sahibi ve sahibin dediklerini yapmak zorunda olduğudur.Otto'nun hastalığı onu gittikçe ölüme yaklaştırır ve golemi canlandırdıktan çok az bir zaman sonra hayata veda eder. Yaşamasının tek amacı sahibi ve sahibin istekleri olan golem ne yapacağını , nasıl yaşayacağını , nereye geldiğini bilmemektedir. Golemi dul bir kadın olarak gören gemideki yolcular onu teselli etmeye çalışırken golemin tek düşündüğü şimdi ne yapacağıdır.
Alıntılarım
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Kitap
Çevirmen: Can Yapalak
Goodreads Puanı: 4,11/5
Kitap Kokusu Puanı: 5/5
Dili: Türkçe
Yayınevi: Doğan Kitap
Çevirmen: Can Yapalak
Goodreads Puanı: 4,11/5
Kitap Kokusu Puanı: 5/5
Korkunç güçlere sahip bir büyücü tarafından, yalnızlık çeken bir adam için kilden yapılmış bir golem...
Ve bin yıllık esaretinden uyanan bir cin... Bu iki olağanüstü varlığın yolu 1899 yılında New York'ta kesişir. Farklı olmaktır onların kaderi... Hikâyeleri herkes gibidir aslında, kendini farklı ve yalnız hisseden her insan gibi...Ve tehlike, onlar için sadece bir adım ötededir hep.Golem ve Cin iki ayrı kültürün efsanelerinden besleniyor ve zengin anlatımı sayesinde okuru ilk sayfadan itibaren içine alıyor. 2013 yılının en iyi kitapları listelerini altüst eden bu roman Türkiye'de de çok sevilecek.
Golem ve Cin çıktığı ilk günden beri okumak istediğim bir kitaptı zaten arka kapak yazısını okuduktan sonra okumak istememek bir hayli zor.
Bin yıllık ibriğin içinde hapis kalmış bir cin. Cin kültürümüzde ağza bile alınmaz ve cin yerine üç harfliler denir. Cinin adını söyledikçe yaklaştığını ve içimize gireceklerini gibi türlü şeyler sürekli dilden dile dolaşır. Bu tür şeylerden çabuk etkilenen biri olduğum için kitaba başlarken biraz çekincelerim vardı ama tahmin ettiğimin aksine tahmin ettiğimden daha az bir ürkütücülüğü var , eğer sizin de bu durumdan çekinceleriniz varsa rahat olabilirsiniz ama ben yine de garanti vermek istemiyorum. Cinin bölümleri kitabın en güzel bölümleriydi ve cinlerin esrarengizliği sayfaları daha dikkatli okumamı sağladı. Cin , bir kalaycı sayesinde ibriğin içinden çıkabiliyor. Bundan çok uzun zaman önce yakalanarak ibriğe hapsolmuş ve ülkeden ülkeye , elden ele dolaşarak kalaycıya gelmiş. Cinin ibrikten çıkması şans sayesinde yoksa kalaycı aslında bir büyücü ya da bu konularda bilgisi olan biri değil. Cin ateşten yapıldığı için kalay işlerinde yardımı dokunur maksadıyla kalaycı onu yanında çalışmasına ve hayatını sürdürecek kadar para vermeyi kabul eder böylece mahalleye bir anda ortaya çıkan bu erkeği açıklayabilecektir. Cin , ateş gibi parlıyordur bunu yine normal insanlar göremiyor ama yine istisnalar var bunların başında golem de geliyor ve bir kaç insan da. Cini ibriğe hapseden kişi onu ayrıca bir insan bedenine de hapsetmiştir ve koluna taktığı ne yaparsa yapsın bir türlü çıkaramadığı demir pranga yüzünden bu insan bedeninden de kurtulamıyordur. Yani cin için tek şans insan bedenine hapsolmuş ruhuyla insanlar gibi yaşamak zorundadır.
Peki nasıl olacak da bu iki büyülü yaratık birbirlerini bulacak ? Kitap 640 sayfa ve hemen tanışmalarına beklemiyordum ama biraz sabırsız biri olarak beklemek biraz can sıkıcıydı. 250. sayfa ve sonrası artık her şey yayına oturuyor ve yavaş yavaş büyülü masalın gelişme bölümüne doğru yol alıyoruz. Gelişme ve sonuç bölümleri şok edici ve uzun süre etkisinden çıkamayacağım şekilde masalsı bir dille yazılmış.
Kitabın başlarında dondurmacının geçmişini anlatıyor , ilk başlarda gereksiz gibi gelse de kitabın her ayrıntısı , her kelimesi düşünülerek ve gerçekten emek sarf edilerek yazıldığı için öyle bir an geliyor ki o dondurmacı neler oluyor , neler yapıyor neler...
Cinin bölümünden sonra hatta zaman zaman çabuk onun bölümlere geleyim diye hızlı hızlı okuduğum sonra önemli bir noktayı kaçırdığımı anladığım zaman hızlı geçtiğim sayfaları tekrar okumak zorunda kaldığım Fetva'nın bölümleri var. Fetva çölde yaşayan ve rüyalarında cinle görüşen , cinin sarayına giden , cine aşık olduğunu bile düşünen bir kız. Kitabın her bir noktasını beğendim ama özelikle Cin ve Fetva'nın bölümlerini ayrı bir beğendim. Cin'in konuşmalarını ve özgür ruhunu , değişimini okumak hayata dair ilham veriyor ve cinlere karşı doğru olmadığını bildiğim bir ilgi uyandırdı. Yukarıda rahat olabilirsiniz dedim ama sanırım fikrimi değiştiriyorum :) Sonra başıma iş açılmasın , cin , iblis , ifrit konusunda hassas olanlar kitaptan bir iki adım uzak dursunlar ama benden onlara tavsiye çabuk bu sorununuzu çözün ve bu muhteşem eseri kaçırmayın :)
Kitap ve yazar fazlasıyla 5 yıldızı hak ederken aynı zamanda 5 yıldızı hak eden başka biri daha var:Can Yapalak. Can Yapalak , çok güzel bir çeviriyle kitabı daha da güzelleştirmiş. Takdir edilmesi gereken bir kişi daha varsa bu kişi kesinlikle Can Yapalak ve bu kitabı Türkçe'ye kazandırılmasına yardım eden herkese olur. :) Teşekkürler. :)
Kitabın etkileyiciliğini güzelliğini , mükemmelliğini, masalsılığını anlatmaya çok klişe bir ifade''kelimeler yetmiyor''. Helene Wecker , ne yazsa okurum dediğim nadir hatta şu an tek yazar. Kitabı her okuyuşumda ayrı bir tat alacağıma eminim. Kolay kolay kitapları beğenen , en ufak bir hata da kitaptan ve yazardan soğuyan bir okuyucum ve bazen sevdiğimi düşündüğümü sandığım kitapları çok az bir zaman sonra hatırlamam bile ''Ben bunu beğen mişim ?!'' dediğim çok kitap vardır ama bu kitabı ister 10 ister 50 yıl geçsin hala ilk gün kadar seveceğimi biliyorum ve kitaba değer veren herkese hiçbir kuşku duymadan önereceğim ikinci kitap olarak kayıtlara geçsin lütfen. :)
- İki özgür varlığı , ömürleri boyunca eş olmaya ikna eden şey ne ?
- Bir golem yok etmenin tadını aldığında çoğu zaman , onu yok edecek büyülü söz okunmadıkça durmaz.
- İnanç , ispatlanmasa da bir şeye inanbilmektir. Çünkü gerçek olduğunu yürekten bilirsin.
- Hiçbir zaman umut yoktur Celal İbn Kerim. Yapılabilecek ve yapılamayacak şeyler vardır sadece.
- Ona Havva adını verdim. Hayatı simgeliyor. Bana yaşamı hatırlatıyor.
- Gerçek aşkı ya da mutluluğu yaşayabilecek mi ?
- Havva Levy , diye geçirdi aklından , sen katlanılması zor bir gerçeksin.
- İmkanın varsa mutlu olmak için çaba göstermelisin.
Bir anlık hevesle açtığım blogumda istediğimden daha başarılı olduğumu görmek gerçekten mutlu ediyor.
Kitaplar hakkında hiç sıkılmadan konuşacağım arkadaşlarım ve yazılarını keyifle okuyacağım bloggerlar ile tanışmak çok güzel :)
Buraya çok uzun bir yazı yazmak isterdim ama bugün yeni şablon için bir hayli uğraştım ve bilgisayar ekranına bakmaktan ve html kodları yüzünden kendimi pek iyi hissetmiyorum :D
Yeni şablon demişken , nasıl olmuş ? Eskisini de seviyordum ama bence bu biraz daha hoş oldu. Bazı yerlerde ufak tefek eksiklikler var , onları da en yakın zamanda düzelteceğim ve uzun bir süre bu tasarımla devam edeceğim. Beğenmediğiniz veya şöyle olsa daha iyi olur dediğiniz yerler var ise yorum olarak ya da iletişim formundan bana iletirseniz çok sevinirim. :)
Daha nice seneler sizlerle birlikte olmak ve çok daha güzel tasarımlarla buluşmak dileğiyle...
Daha nice seneler sizlerle birlikte olmak ve çok daha güzel tasarımlarla buluşmak dileğiyle...
Uzun süredir blogumda kitap yorumları haricinde farklı şeyler yapmak istiyordum ama bir türlü aklıma fikir gelmiyordu. Sonra yazın çoğu kişinin kitap okuma problemi yaşadığını farkettim ve ben de bu sorunu yaşıyorum. Normalde 2-3 günde bitirebileceğim kitapları bir hafta hatta daha fazla bir sürede bitirmeye başladım. Bu sorunun nedeni hem kitap seçimi hem de tatilin verdiği gevşeklikten kaynaklandığını düşünüyorum.
İşte bu yüzden hem okurken kafa yormanıza gerek olmayan ve elinizden bırakamayacağını kadar sürükleyici olan kitapları benimle aynı sorunu yaşayanlar ile paylaşmak istedim.
Eğer sizin de önerileriniz var ise yorum olarak ya da blogunuz üzerinden paylaşarak etkinliğe katılabilirsiniz :)
Ä°lk Defa - Cora Carmack
Sınavdan önce stresimi atmak için okuduğum bir kitaptı ve gerçekten stresimi kısa bir zamanlığına bile olsa almayı başarmıştı. Siz de bu sıcak günlerde okurken keyif alacağınız kitaplar istiyorsanız İlk Defa iyi bir tercih olabilir.
Dublin Caddesi-Samantha Young
Türü içerisinde okuduğum kitaplar arasında sevdiğim tek kitap. Bu türden rahatsız olmuyorsanız ve über yakışıklı diye tasvir ettiğimiz karakterlere vurulmak istiyorsanız Braden size ömür boyu yetecektir. Bu sıcak havalarda okumak istiyorsanız elinize bir yelpaze almayı unutmayın .... :)
Umutsuz - Colleen Hoover
Bu kitapta ne ararsanız var :) Yakışıklı bir erkek , dram , komedi... Umutsuz , kendi türü içerisinde başarılı bulduğum kitaplardan. Daha detaylı yorum için tıklayın.
Travma Sonrası Aşk Çarpması - Anne Eliot
Bu kitabın kalbimdeki yerini hiçbir kitap dolduramaz. Hem blog turumuzun ilk kitabı hem de gerçekten çok güzel bir kitap. Diyelim ki konuyu beğenmediniz-böyle bir ihtimal var mı ?- sırf yazarla kitap hakkında konuşmak için okuyun :) Hem sıcak kanlı hem de dünyalar tatlısı :)
Tatlı Bela - Jamie McGuire
Bu kitabı okumayan kaldı mı ? ''Hem birbirlerini sevsinler hem de sürekli kavga etsinler !!'' dediğiniz bir dönemdeyseniz. Tatlı Bela bu istediğinizi fazlasıyla karşılar :)
Obsidiyen - Jennifer L. Armentrout
Dikkat ! Seriyi değil sadece ilk kitabı Obsidiyen ! Seriyi ve yazarı seviyordum sonra serinin aşırı uzatıldığını düşünmeye başladım sonra yazarın başka kitabı okudum ve yazardan soğudum. Tabii bu benim fikrim. Obsidiyen hem mizah dolu hem öküz :)
Benim önerilerim bunlar , şimdi sıra sizin önerilerinizi öğrenmede :)
Kitap Yorum
Yorum: Danielle Martinigol - 100Dünya'nın Gizli Yüzü (100Dünya #1)
7/17/2014 02:36:00 ÖS- Sayfa Sayısı: 190
- Baskı Yılı: 2014
- Dili: Türkçe
- Yayınevi: ON8
- Çevirmen: Azade Aslan
- Goodreads Puanı: 4,21/5
- Kitap Kokusu Puanı: 3,5/5
Uzak gelecekte, uzay-zamanı katlamayı baÅŸaran insan ırkı Dünya’yı aÅŸmış, koloniler halinde galaksinin dört bir yanına dağılmış durumda. Ä°nsanlık yine bilindik hırslar, tanıdık emeller ve benzer siyasi yapılarla varlığını sürdürüyor. Birbirinden binlerce ışıkyılı uzaklıktaki gezegenlerin oluÅŸturduÄŸu “100Dünya Konfederasyonu” adlı bu yeni düzende, Dünya’dan da mavi, gizemli bir okyanus-gezegen dikkati çekiyor: BaÅŸkadeniz. Konfederasyonun en genç gazetecilerinden, Agoralı Sandiane Ravna objektifini bu ketum gezegenin sırlarına çevirdi bile. BilmediÄŸiyse, gerçekleri öğrenmekle onları medyada paylaÅŸmak arasında çok hassas bir denge olduÄŸu…Ä°nsanın doÄŸa üzerindeki egemenliÄŸine bir sınır çizmek mümkün mü? BuluÅŸlar ve keÅŸiflerle bugünlere gelen insanın “merak” duygusunu esas harekete geçiren nedir? Bilgilenme ve haber alma hakkı yaÅŸam hakkının önüne geçtiÄŸinde, en büyük zararı kim görür? Fransız bilimkurgu edebiyatının tanınmış yazarı Danielle Martinigol’ün ünlü üçlemesi “100Dünya” baÅŸlıyor.
100Dünya'nın Gizli Yüzü, Danielle Martinigol'ün 100Dünya üçlemesinin ilk kitabı.
Uzak gelecekte , Dünya hayatı önemini yitirmiş ve artık insanlar uzayda koloniler halinde yaşamaktadırlar. Teknoloji akıl almaz bir hale gelmiştir.
Şu ana kadar içinde uzaylılar olan kitaplar okudum ama onlar uzayı bırakıp Dünya'ya gelmişlerdi ama bu seride tam tersi bir durum söz konusu. Dünya'da da yaşayanlar var ama az sayıda.
Kitabımızın ana karakteri Sandiane Ravna , kendini habere , haberciliğe vermiştir.Babasıyla birlikte haberden habere , kamerada kameraya koşarak yaşamını sürdürüyordur.
Habercilik merakı ve öğrenme iç güdüsü ile koloniler arasında en gizli ve en az bilgiye sahip olunan Başkadeniz'i daha yakından öğrenmek ister. Başkadeniz insanlarının ve yöneticilerin , diğer kolonilerden sakladıkları gerçeği öğrendiği zaman , Sandiane Ravna Başkadeniz'in geleceğini belirler.
Optik'in Kitap Blogu'nun düzenlediği Cumartesi İlk 10 etkinliği ile bu hafta çıkmasını
beklediğimiz ilk 10 kitabı seçiyoruz :)
Bazı yayınevleri kitabın haklarını aldıktan sonra çıkarma konusunda bir hayli yavaş ve sinir bozucu olunca çıkmasını istediğimiz kitaplar listemiz her geçen gün daha fazla kabarıyor. Benim kabarık listemdeki en yakın zamanda çıkmasını istediğim ilk 10 kitap aşağıda :)
- These Broken Stars - Amie Kaufman
- Lick - Kylie Scoot (Yabancı Yayınları)
- Red Queen - Victoria Aveyard
- Fallen Too Far - Abbi Glines (Pegasus)
- Making Faces - Amy Harmon (Yabancı Yayınları )
- Wallbanger - Alice Klayton
- Unravel - Calia Red (Yabancı Yayınları)
- Willing Captive - Belle Aurora (Altın Bilek)
- Of Beast and Beauty - Stacey Jay
- Black Ä°ce - Becca Fitzpatrick (Pegasus)
Not: Yayınevleri emin olduklarımdır. Eğer bir yanlışlık var ise uyarınız. Sizin emin olduklarınızı yorum bırakınız :)
Sayfa Sayısı:260
Baskı Yılı: 2014
Dili: Türkçe
Yayınevi: DEX
Çevirmen: Dilek Şendil
Kitap Kokusu Puanı: 4/5
Kimse ismimle çağırmaz beni.
Küçük çocuklar bilmezler.
Her gün güneş doğarken hatırlatırım kendime,
bir gün ben de unutursam diye.
Judith, benim adım Judith.
Judith dört yıl önce en yakın arkadaşı ile birlikte kaybolmuştu.
İki sene sonra geri döndüğünde, konuşamıyordu.
Judith artık lanetli. Ne komşularına, ne ailesine, ne de aşkına
derdini anlatabiliyor. Herkes onu yok sayıyor. Ama canını en çok aşk acısı yakıyor.
Şiirsel bir anlatım. Trajik bir gerilim.
Åžok edici bir gizem.
2014 Edgar En Ä°yi
Genç Yetişkin Romanı Adayı
Horn Book
Fanfare 2013 Ödülü
2014 Carnegie
Medal Adayı
Kirkus Reviews
2013 En İyi Gençlik Romanı
American Library
En İyi Genç Yetişkin Romanı
Bir Sır Saklı İçimde, uzun süredir merak ettiğim bir kitaptı ve geçen haftalarda almıştım. Çok beklemeden de kitabı okudum ve yazın sıcaklarda , yorum yapmaktan her ne kadar nefret etsemde , bu kitaba yorum yapmazsam haksızlık olacaktı.
Eğer tanıtım yazısını okumuş iseniz -okumadıysanız lütfen okuyun- konusunun şu ana dek gördüğümüz kitaplardan farklı olduğunu görmüşsünüzdür. Konusunun farklı olmasına ilave olarak yazarın şiirsel bir dil kullanması sanırım kitaba biraz daha fazla etkileyici yapıyor.
Bir BaÅŸka Faust
GKK Okuma Etkinliği | Bir Başka Faust - Daniel + Dina Nayeri | Yorum | Çekiliş
7/07/2014 03:13:00 ÖS
Sayfa Sayısı:405
Baskı Yılı: 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: DeliDolu
Çevirmen: Kenan Şahin
Kitap Kokusu Puanı: 3/5
Klasik bir edebiyat eserinden çağdaş bir başyapıt yaratmak...
Daniel ve Dina Nayeri kardeşlerin, yayımlandığı her ülkede büyük yankı uyandıran "Bir Başka" serisi, dünya edebiyatına mal olmuş klasik eserlerin modern çağa uyarlanarak yeniden yorumlanmasından doğan sıra dışı bir edebiyat projesi. Bu projenin ilk meyvesi ise Goethe'nin ölümsüz eseri Faust'tan esinlenerek kaleme alınmış Bir Başka Faust...
Bir Başka Faust, şeytanla bahse giren insanoğlunun zaaflarını, hırslarını, sırlarını ve sınırlarını gözler önüne seren esrarengiz bir kurguyla buluşturuyor okurlarını.
"Yetenekli" çocukların hayatlarını cehenneme çeviren Marlowe Okulu'na hoş geldiniz! Aynı gece, dört ayrı şehirde, dört çocuk ortadan kaybolur. Aradan yıllar geçse de onları ne gören olur ne de onlardan bir haber alan... Ta ki bu seçilmiş çocuklar genç, tuhaf ve bir o kadar güzel bir kadın olan Madam Vileroy ile birlikte New York'taki özel bir partide ortaya çıkana kadar. Madam Vileroy'un "Faust"lar olarak adlandırdığı bu gençlerin insanüstü yetenekleri ve gizemli yaşam öyküleri, yeni kaydoldukları Marlowe Okulu'na, onlardan önce ulaşmayı başarmıştır.
Madam Vileroy tarafından bu gençlere bahşedilen yetenekler, onların Marlowe'da kısa sürede sivrilmelerine sebep olur. Hile yapmak, çalmak, yalan söylemek ve zaman-mekan kavramlarıyla oynamak gibi konularda özel meziyetleri olan bu gençlerin yapamayacakları şey yoktur. Ancak, Madam Vileroy'un sunduğu bu özel güçlerin gittikçe karanlıklaşmaya başlayıp daha karmaşık bir hal almasıyla işlerin rengi değişir. Amaçlarına ulaşmak için şeytanla pazarlığa oturmuş lanetli bedenlerin açığa çıkardığı bazı şok edici sırlar, affedilmesi güç günahlardan bile daha korkutucudur.
İnsanların ruhunu mesken tutan yüzyıllık bir dilemma, yepyeni bir anlatım biçimi ile günümüz dünyasına taşınarak, ürpertici bir okuma deneyimi sunuyor.
Okuma etkinliğimizde Bir Başka Faust kitabını inceliyoruz. Bir Başka Faust Goethe'nin eserinden ilham alan Dina ve Daniel Nayeri adında iki kardeşin birlikte yazdığı bir kitap.
Çeşitli yetenekleri olan 5 çocuk ve onların ruhunu şeytana satmaya teşvik eden Madam Vileroy.
Kitapta bahsi geçe 5 çocuk farklı ülkelerde , farklı yaşamlar sürmektedirler ta ki 5 yıl önce aynı anda , aynı zamanda kaybolana dek. Belle , Bice , Valentin , Christian ve Victoria kaybolduktan 5 yıl sonra Madam Vileroy adında gizemli bir kadının evlat edindiği çocuklar olarak hayatlarına devam ederler ya da etmeye çalışırlar. Bu beş çocuğu aynı zamanda kaybolup , aynı kişinin evlat edinilmesi dışında birbirlerine bağlayan bir şey daha vardır: aynı yaşta olmaları. Aynı yaşta olmaları basit gözükse de normal insanların olduğu bir toplumda oldukça garip karşılanıyor ama bu beş çocuğu evlat edinen Madam Vileroy , her şeyi daha önceden hazırlamıştır ve bu beş çocuğun yapması gereken tek şey ruhlarını şeytana satmaktır. Peki sen ruhunu şeytana satabilir misin ?
Sayfa Sayısı:352
Baskı Yılı: 2013
Dili: Türkçe
Yayınevi: ON8 Kitap
Çevirmen: Müren Beykan, Fulya Yavuz
Kitap Kokusu Puanı: 5/5
Uzak gelecekte, 60 Dakika Savaşları'nın sonrasında bildiğimiz dünyadan eser kalmamıştı. Tekerlekler üstünde "yürüyen" Londra kenti, eski Kuzey Denizi'nin kurumuş yatağı boyunca, küçük kentleri kovalıyordu. Tarihçiler Loncası'nda Üçüncü Sınıf Çırak Tom, kızına âşık olduğu baştarihçinin canını kurtarmaya çabalarken, kendini suikastçı Hester'la birlikte, mahvedilmiş bir dünyada, acımasız bir düzende var olma savaşının içinde buldu...
"Tom, yarı baygın Hester'ı kolundan kavradı.
Tezgezerli adamlardan biri, kaçmalarını engellemek için hamle yapmıştı ki, kırmızı paltolu kadın adamın önüne dikildi: "Onlar benim yolcularım. Fiyatta anlaşmaya çalışıyordum!""Onlar bizim kölelerimiz!" diye haykırdı Wreyland, kadını itekleyerek. "Tom Nitsworthy ve arkadaşı. Onları Dış-Topraklar'da buldum. Kural kuraldır. Mal bulanındır...""2002 Gold Nestle Smarties Ödülü2003 Blue Peter Yılın Kitabı Ödülü
B-A-Y-I-L-D-I-M.
Uzun zamandır ''B-A-Y-I-L-D-I-M.'' diye yoruma başlayacağım kitap arıyordum ve sonunda buldum. Kitap hakkında beklentilerim oldukça yüksekti ve bu beklentilerimi fazlasıyla karşıladı ve benden size tavsiye benim yorumumu okumaya vakit ayırmaktan ziyade kitabı alın !!!
İlk olarak , konudan bahsedeyim ve kitabı okumak için bir sürü nedeniniz olsun :) 60 Dakika Savaşları'ndan sonra eko-sistem zarar görmüştür. Eko-sistemin zarar görmesiyle birlikte deprem, kuraklık gibi insan yaşamını zorlayan bir durum oluşmuştur.İşte bu yüzden kentler , adalar , köyler hareket etmeye başlamışlardır. Böylelikle Mobil Kent Çağı başlamış olur. Hayatta kalabilmek için Mobil Kentler birbirlerine saldırıyorlar ve onların besinlerini , teknolojilerini ele geçiriyorlardır.
Yazın vermiş olduğu uyuşukluk ile ne kadar boş vaktim olsa bile kitap okumak hiç içimden gelmiyor ama bu kitap almama engel mi ? Haaayır!!
D&R mağazalarında ve internet sitesinde Doğan Kitap ve Dex'in bazı kitapları 5 TL oldu. Eğer bu fırsatı kaçırmak istemiyorsanız hızlı olun. Kitaplar yavaş yavaş tükeniyor.
100Dünya'nın Gizli Yüzü - Danielle Martinigol
Yürüyen Kentler'i okuduğum ve bilimkurgu okumak istediğim şu günlerde çok güzel denk geldi bu kitap. On8 Kitap'a çok teşekkürler. :)
Bir Sır Saklı İçimde - Julie Berry
Bu kitabı 5 Tl kampanyasından almadım hatta hiçbir indirim olmadan aldım. Çok uzun zamandır istediğim ama sürekli ertelediğim bir kitaptı. Daha fazla ertelemek istemediğim için aldım. Bakalım buna sıra ne zaman gelecek.
Sonsuza Kadar - Susanna Tamaro
Aslında bu kitabı ablam kendine aldı ama ben de okuyacağım için bu da yeni kitaplar arasına giriyor. Bu kitabı da Can Yayınları'nın 5 TL olduğu zaman almıştım.
Pür - Julianna Baggott
Bu kitabın 2 yıl önce ön okuma kitapçığı elime geçmişti ama okumaya hiç tenezzül etmemiştim. Kitabı almadan önce aramaya karar vermiştim , sonradan üşenip aramamış direk sepete atmıştım.
Füzyon - Julianna Baggott
Pür'ün ikinci kitabı olur kendisi. Pür güzelse ikinci kitabı da beş liraya bir daha bulamam korkusuyla onu da aldım :)
Yüz Bin Krallık- N.K. Jemisin
Bu kitabı çok övmüşlerdi ama alınacak listemde değildi. Konusu ilgimi çekince bunu da aldım :)
Parçalanmış Krallıklar - N.K. Jemisin
Yüz Bin Krallık'ın ikinci kitabı. Bu seriden umutlu olunca ikinci kitabı da aldım.
Üçlü İttifak - Maxime Chattam
Diğer kitaplar hiç ilgimi çekmedi. Bu kitabın konusu daha değişik duruyordu.
BaÅŸlat - Ernest Cline
Kitabı bu ara çoğu kişi okuyordu. GR puanı da almam da etkili oldu.
Başlat , Pür , Füzyon , Yüz Bin Krallık , Parçalanmış Krallıklar , Üçlü İttifak kitapların hiçbiri benim okumak istediğim kitaplar değildi. Dex'in kitaplarını da çok okumuyorum hatta kitaplığımda sadece 2 tane vardı. Umarım az da olsa verdiğim paraya değerler. Kitaplar hakkında ön yargılı gibi oldum ama aslında öyle değil :)
Yeni bir yazıda görüşmek üzere , ben gidip Yürüyen Kentler'e devam edeceğim :)
D&R mağazalarında ve internet sitesinde Doğan Kitap ve Dex'in bazı kitapları 5 TL oldu. Eğer bu fırsatı kaçırmak istemiyorsanız hızlı olun. Kitaplar yavaş yavaş tükeniyor.
100Dünya'nın Gizli Yüzü - Danielle Martinigol
Yürüyen Kentler'i okuduğum ve bilimkurgu okumak istediğim şu günlerde çok güzel denk geldi bu kitap. On8 Kitap'a çok teşekkürler. :)
Bir Sır Saklı İçimde - Julie Berry
Bu kitabı 5 Tl kampanyasından almadım hatta hiçbir indirim olmadan aldım. Çok uzun zamandır istediğim ama sürekli ertelediğim bir kitaptı. Daha fazla ertelemek istemediğim için aldım. Bakalım buna sıra ne zaman gelecek.
Sonsuza Kadar - Susanna Tamaro
Aslında bu kitabı ablam kendine aldı ama ben de okuyacağım için bu da yeni kitaplar arasına giriyor. Bu kitabı da Can Yayınları'nın 5 TL olduğu zaman almıştım.
Pür - Julianna Baggott
Bu kitabın 2 yıl önce ön okuma kitapçığı elime geçmişti ama okumaya hiç tenezzül etmemiştim. Kitabı almadan önce aramaya karar vermiştim , sonradan üşenip aramamış direk sepete atmıştım.
Füzyon - Julianna Baggott
Pür'ün ikinci kitabı olur kendisi. Pür güzelse ikinci kitabı da beş liraya bir daha bulamam korkusuyla onu da aldım :)
Yüz Bin Krallık- N.K. Jemisin
Bu kitabı çok övmüşlerdi ama alınacak listemde değildi. Konusu ilgimi çekince bunu da aldım :)
Parçalanmış Krallıklar - N.K. Jemisin
Yüz Bin Krallık'ın ikinci kitabı. Bu seriden umutlu olunca ikinci kitabı da aldım.
Üçlü İttifak - Maxime Chattam
Diğer kitaplar hiç ilgimi çekmedi. Bu kitabın konusu daha değişik duruyordu.
BaÅŸlat - Ernest Cline
Kitabı bu ara çoğu kişi okuyordu. GR puanı da almam da etkili oldu.
Başlat , Pür , Füzyon , Yüz Bin Krallık , Parçalanmış Krallıklar , Üçlü İttifak kitapların hiçbiri benim okumak istediğim kitaplar değildi. Dex'in kitaplarını da çok okumuyorum hatta kitaplığımda sadece 2 tane vardı. Umarım az da olsa verdiğim paraya değerler. Kitaplar hakkında ön yargılı gibi oldum ama aslında öyle değil :)
Yeni bir yazıda görüşmek üzere , ben gidip Yürüyen Kentler'e devam edeceğim :)